Teknoloji her alanda olduğu gibi savunma sanayi alanında da sınırları zorlamaya devam ederken, simülasyon teknolojileri bilim kurgu filmlerini aratmaz hale geliyor. Türk mühendisler tarafından geliştirilen yerli yazılımlar ATMACA, SOM, SAT Botu gibi milli platformlara radar görünmezliği sağlarken diğer taraftan simülasyon ortamında görev senaryolarını gerçekleştirme, eğitim ve analiz algoritmaları geliştirme imkanları sunuyor. Agena Bilişim ve Savunma Teknolojileri A.Ş. Kurucu Ortağı ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. İbrahim Genç, savunma sanayine geliştirdikleri yazılımlar hakkında bilgi verdi.
Yapay zeka ile simülasyonlar akıllanıyor
Simülasyon teknolojileri, sensör teknolojileri ve insansız araçlar alanında yazılım ürettiklerini dile getiren İbrahim Genç, “Diğer bir kurucu ortağımız olan Doç. Dr. M. Fatih Hocaoğlu tarafından tasarlanarak geliştirdiğimiz simülasyon altyapımız EtSiS, kullanıcıların tüm simülasyon ve etmen programlama ihtiyaçlarını karşılayabilmektedir. Bu sayede çok daha hızlı ve maliyet etkin olarak simülasyon yazılımları geliştirebilmekteyiz. Sadece simülasyon ve etmen programlama altyapısı değil aynı zamanda gerçek zamanlı veri dağıtım ve gerçek sistemlerle etkileşimli işletim ve komuta kontrol altyapısı olarak da kullanılabilmektedir. Geliştirilen görev yönetim model kütüphaneleri ile gerçek sistemler ve sanal simülasyon varlıkları aynı ortamda işletilebilmektedir. Gerçek bir sistem olarak insansız araçlarla ilgili kısmı da burada devreye girmekte. Örneğin, insansız hava araçlarının sürü yönetimi, görev optimizasyonu ve çeşitli senaryo görevlerin hazırlanıp icra edilmesi gibi görevleri yerine getiren bir komuta kontrol yazılımını da bu altyapı üzerinde geliştirdik. Dolayısıyla hem tamamen simülasyon yani sanal bir dünyada koşturulabilen bir yazılım hem de gerçek dünyada gerçek bileşenleri de kontrol edilebilen bir yazılım haline geldi” dedi.
Gerçek İHA’larla sanal İHA’lar çarpışıyor
Gerçek ve sanal varlıkları aynı anda aynı ortamda koşturabildiklerini söyleyen Genç, sözlerini bir örnekle sürdürdü: “Yeni bir sürü kontrol algoritması geliştirmek istediğinizde örneğin 50 tane İHA’nın birlikte bir amaca yönelik olarak en uygun şekilde hareket etmesini sağlayabilirsiniz. Bu İHA’ların gerekli durumlarda alt sürülere ayrılmaları, tekrar birleşmeleri, farklı alt görevlere atanmaları gibi komutları olabilmektedir. Elimizde sadece 5 tane gerçek İHA olduğunu varsayalım. Algoritmanızı 50 İHA içeren daha gerçekçi bir senaryoda test etmek istediğimiz durumda 45 tane de sanal İHA’yı sürüye ekleyebilirsiniz. Bu, gerçek dünyada görevlerin nasıl icra edileceğinin görülebilmesi için iyi bir senaryo olarak düşülebilir ve etkinliği ölçülmek istenebilir. Tüm İHA’lar, sanal ve gerçek birbirlerinin gerçek mi sanal mı olduğundan haberleri olmadan, sürü halinde çeşitli görevleri gerçekleştirirler. Çarpışmadan sakınma görevleri yürütülerek, gerçekte olabilecek ihtimaller değerlendirilir ancak çarpışma durumunda taraflardan biri sanal olduğu için gerçek İHA’larınız herhangi bir fiziksel zarar da görmez. Teknolojinin üst seviyelerini zorlayan sistemler geliştiriyor ve simülasyon teknolojileri, yapay zeka ve ağırlıklı olarak muhakeme teknolojileri, gerçek zamanlı hesaplama teknolojileri, paralel, dağıtık simülasyon ve hesaplama teknolojileri gibi pek çok bileşeni bir araya getiriyoruz.”
“Gurur kaynağı olan birçok mühimmatın radar görünmezliğini sağladık”
Sensör tarafında da tasarımla birlikte mühendislik simülasyonları ve analitik hesaplama ağırlıklı bir yaklaşımları olduklarını ve özellikle elektromanyetik problemleri çözdüklerini ifade eden Genç, “Radar görünmezlik teknolojileri savaş ortamında çok önemli bir alan… Bir platformun ya da cismin radar görünürlüğünü hesaplayabilen bir yazılımımız bulunmakta. Ayrıca bu hesaplamadan yola çıkarak nasıl düşürülebileceğinin de belirleyebiliyoruz. Bununla hem platform üreticilerine hem mühimmat üreticilerine birçok hizmet verdik. Türkiye’nin gurur kaynağı olan çeşitli mühimmatların radar görünmezliğini sağlamak için tasarım sürecinde çalıştık. Örneğin ATMACA füzesi ve SOM füzesi için tasarım geliştirme sürecinde yer aldık. SAT-1 ve SAT-2 botlarının tasarım ve üretim süreçlerinde yer aldık. Bunların tümü radar görünürlüğü azaltma projeleriydi” diye konuştu.
“ATAK helikopteri ve diğer eğitim simülatörlerinde görev aldık”
Aynı zamanda SAHA İstanbul üyesi olan Agena Bilişim ve Savunma Teknolojileri A.Ş. Kurucu Ortağı Genç, simülatör tarafında ise ATAK Helikopteri başta olmak üzere farklı eğitim simülatörlerinde taktik saha simülasyonlarının geliştirilmesinde görev aldıklarını belirterek sözlerini şöyle noktaladı: “Geliştirilmesine katkı sağladığımız ATAK Simülatörü ve diğer ürünlerimiz ilgili birimler tarafından kullanılmaya devam etmektedir. Bir yandan da füzeler için sahte hedef tasarım ve üretimi gerçekleştirdik. Bu da denizden denize ya da karadan denize kullanılabilen, ülkemizde yerli imkanlarla üretilmiş olan füzelerin testlerinde kullanılmaktadır.”