Türk Hava Yolları'nın (THY) Seattle'dan İstanbul'a sefer yapan TK204 numaralı uçağında kaptan pilot İlçehin Pehlivan'ın ani ölümü, havacılık dünyasında büyük bir üzüntüye yol açtı. 59 yaşındaki Pehlivan, Kanada'nın Nunavut bölgesi üzerinde uçuş sırasında aniden fenalaşarak, uçuş ekibinin uçağı New York’taki John F. Kennedy Uluslararası Havalimanı'na yönlendirmesine neden oldu. Tüm müdahalelere rağmen kaptan, uçağın güvenli bir şekilde iniş yapmadan önce yaşamını yitirdi.
FlightAware tarafından paylaşılan verilere göre, uçak kuzey Kanada üzerinde uçarken güneydeki New York’a doğru yönlendirildi. İkinci pilot ve yedek pilot, TK204'ü güvenli bir iniş gerçekleştirmek üzere başarıyla yönlendirdi.
"Tek Pilotlu Kokpit" Tartışmalarını Yeniden Gündeme Getirdi
Bu olay, pilotların yolcu güvenliğindeki kritik rollerini bir kez daha gündeme getirirken, havacılık sektöründe devam eden tek pilot operasyonları tartışmalarını da alevlendirdi. Avrupa Birliği Havacılık Güvenliği Ajansı (EASA), teknolojik gelişmelerle tek pilotlu operasyonların entegrasyonunu araştırıyor. EASA, pilotların görevini yerine getirememesi durumunda ek önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.
Tek pilot operasyonlarını destekleyen öneriler, pilot sendikaları ve güvenlik savunucuları tarafından yoğun bir şekilde eleştiriliyor. Özellikle ABD Havayolu Pilotları Derneği (ECA) ve Skyteam Pilotlar Derneği, azaltılmış mürettebatın havacılık güvenliğini tehlikeye atabileceği konusunda uyarılarda bulundu. Bu olayda, ikinci pilot ve yedek pilotun varlığı, uçağın güvenli bir iniş yapmasında kritik bir rol üstlendi.
Skyteam Pilotlar Derneği, “Havacılığı dünyanın en güvenli ulaşım şekli yapan mevcut standartların korunması için bir kampanya başlattık” ifadelerini kullandı.
TALPA BAŞKANI ÜREKSOY NELER DEMİŞTİ?
Türkiye Havayolu Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı Kaptan Pilot Okan Üreksoy, daha önce konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı:
"Son yıllarda küresel olarak konuşulup tartışılmakta olan azaltılmış kokpit ekibiyle uçuş çalışmaları günümüzün en önemli mesleki tartışma konusu haline gelmiştir. Bu konudaki duruşumuz kokpitte her zaman iyi dinlenmiş iki pilotun var olması şeklindedir. Kokpitten bir pilotun azaltılması demek, bugün ulaşılmış olan emniyet seviyesine darbe vurmak demektir. Havacılık sektörünün istatistiksel olarak her zaman inişli çıkışlı eğilimler izlediği bilimsel bir gerçektir. Artan uçuşlar, üretilen uçuş saatlerindeki yükseliş pilot ihtiyacının hızla artmasına, buna karşılık arzın yeterli hızda oluşmaması sebebiyle, meslektaşlarımız üzerinde daha fazla uçuş yükü oluşmasına sebep olmaya başlamıştır. İşletmelerimizin ve otoritemizin bu süreci dikkatle yönetip takip etmelerinin önemine, FTL limitlerini standart kabul etmemeleri gerektiğine burada dikkat çekmeyi bir görev sayıyorum."